7 Aylık Evliyiz Hamileyim Ama Eşim Bana Dokunamıyor!
Soru:
Merhaba sayın hocam, biz su an 7 aylık evliyiz ve 2 aylık da hamileyim.durum şu ki; evlenmeden önce 5 ay çıktık eşimle ve her şey gayet güzeldi.nefes almadan 4/5 dakika boyunca öpüyordu beni.ne olduysa evlendiğimiz günden beri 1 kere bile ben soyunurken bana bakmadı.hatta odada çıplak geziyorum diye laf bile söyledi ki çirkin bir vücudum da yok tertemiz,mis gibi bakımlıyım. her neyse bu böyle devam etti ayda 1 kere veya 2 kere birlikte oluyoruz.o da benim yalvarmalarımla.ilk günden itibaren ne yapmak istiyorsan öyle yapalım aşkım ben hazırım söyle yeterki diyorum.sen ne sapıksın,aklın fikrin oranda diyor.bunu diyen benim nikahlı kocam.hep aynı pozisyon .tabi ben çok bunalımlara girdim yüzlerce kez sordum neden bitanem neden.gerçek hayatta aldatma gibi bi durumu yok o kadar ileriye gidemez,gitmez biliyorum.e peki neden??uyurken bana dokunsana diyorum .sen ne dokunma meraklısısın diyor.sonraları birlikte olmadan önce ilaç aldığını fark ettim.o zaman biraz daha üstüne gitmedim belki bi problemi vardır diye.diyorum ki hadi bana uzaksın canın hiç mi porno falan izlemek istemiyor olur ya hani şeytan aklını çeler falan ayda bir kez benimle oluyorsun o da zorla.neyse hayır diye cevap veriyor tabi.en son dayanamadım ve gmailde gecmişine baktım ve daha biz 4 aylık evliyken vk rusların porno sayfasına girmiş bi güzel halletmiş ben sabahçı çalışırken.tabi ben öğrenince sordum yüz yüze sormadım utanmasın diye ,işteyken mesaj attım.kabul etti.tek bir şey sordum neden.bana bakmazken bana dokunmazken neden onlar.ben penisinin üzerine yatsam otursam dahi etkilenmiyorken onlara neden?? ve ben su an 8 haftalık hamileyim ve 4 gündür sürekli ağlıyorum.ne yapıcam hocam lütfen cevap verin.ve bana hala sokdokunmuyorrr. dokunamıyor, dokunmadan kastım bacagımı dibine uyorum.bacagıma dokunmuyorr..ama bana karsı çok merhametli,çok saygılı.şu ana kadar tek tartıştığımız konu bunlar.
Cevap:
Yazdıklarınızdan eşinizle aranızda hamilelikle birlikte gelişen bir cinsel uyum sorunu olduğu anlaşılıyor. Mutlu bir partner ilişkisi için mutlu bir cinsellik, mutlu bir cinsellik için de cinsel istek gerekiyor. Cinsel isteksizlik en yaygın ve en karmaşık cinsel işlev bozukluklarından biridir. Cinsel isteği belirleyen çok sayıda faktör söz konusudur. Genel veya cinsel sağlıktaki bozukluklar, kişiye sıkıntı veren tüm olaylar, cinsel ilişkinin ayıp, yasak, günah, yanlış, pis bir eylem olarak görülmesi, hormonsal eksiklikler, ekonomik sorunlar, aile sorunları ve kullanılan ilaçlar doğrudan cinsel isteği etkileyebiliyor. Bir erkeğin cinsel isteksizlik yaşamasının arkasında; eşin hamileliği, porno bağımlılığı, penis boyu takıntısı, iktidarsızlık, erken boşalma gibi özel durumlar, cinsel bilgisizlikten dolayı bir partneri tatmin edememe duygusuna kapılma , partner ile ilgili iletişim bozuklukları, yoğun ve stresli iş temposu ve cinsel mitler (cinsellikle ilgili yanlış inanışlar, hurafeler) yatabilir. Stresli yaşam, kendini güvende hissedememe, ekonomik sıkıntılar, kimi zaman eşe bağımlılık, evlenme kararı veya evlilikle ilgili yaşanan bazı hayal kırıklıkları cinsel hayatı doğrudan etkileyebiliyor. Yine zamanla monotonlaşan ilişkilerde veya uzun birlikteliklerde cinsel istekte azalma, erkeklerde sertleşme ve boşalma sorunları, kadınlarda ıslanma ve kabarma problemleri meydana gelebiliyor. Yaşanan ekonomik sıkıntılar, ilişki çatışmaları, ruhsal sıkıntılar gibi olumsuz faktörler cinselliğin bir “GÖREV” gibi tek düze ve rutin bir şekilde yaşanmasına yol açabiliyor. Ancak monotonlaşan ve sorunlara gebe olan cinsel yaşam; çiftlerin birbirlerine olan tutkularını sürdürmek için sorumluluk almalarıyla, daha fazla birbirlerine dokunmalarıyla ve yakınlaşmalarıyla, reddedilmeyi göze alarak cinsel arzu ve fantezilerini paylaşmalarıyla, kendileriyle ve vücutlarıyla barışık olmalarıyla, birlikte erotik filmler seyretmeleriyle, erotik romanlar okumalarıyla ve aşk oyunlarına açık olmalarıyla önlenebiliyor. Cinsel terapistlere göre sağlıklı ve mutlu, keyifli ve tatminkâr bir seksin yolu kişinin kendisiyle ve vücuduyla barışık olmasından ve fantezilerinizi geliştirebilmesinden geçiyor. Bu konuda başarısız olan çiftlerin cinsel sorun yaşaması ise zamanla kaçınılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkabiliyor. Bu durumda çoğu zaman mastürbasyon isteği de olmuyor yada erkek eşle birliktelik yerine porno seyrederek mastürbasyona sığınılabiliyor.
Sizin durumunuzda sebeplerden önemli biri olarak görülen porno bağımlılığını ayrıca açıklamak isterim. Gerçeklikten uzak bir cinselliğin sunulduğu pornografi birçok çiftin hayatını olumsuz etkiliyor, cinsel isteksizlik, cinsel işlev bozuklukları, çift ilişkisinde bozulma gibi sorunlara neden oluyor ve doğru çözümler bulunamadığında boşanmaya kadar götürebiliyor. Nadir de olsa kadınlarda da görülmesine rağmen erkek ve kadın cinselliğinin biyolojik yapısal farklılıklarından dolayı görsel uyarıya karşı daha duyarlı olan erkekler pornografiye daha düşkün oluyor. Erkeğe, eşinin hazzından sorumlu olmadan buna ilişkin kaygıları yaşamadan yalnızca kendi hazzını yaşadığı onu en çok uyaran fantezilere bulduğu bir cinsellik daha kolay ve çekici gelebiliyor. Burada asıl tehlike ekran başındaki cinselliğin zamanla eşle yaşanması gereken cinselliğin yerini alması, erkeğin yalnızca pornografik görüntülerle kendini uyarabilmesi ve zamanla normal cinsellik içeren görüntülerin onu uyarmaya yetmemesinden dolayı gittikçe daha farklı, abartılı ya da sapkın videolara ihtiyaç duyması ve sağlıklı cinsellikten daha da uzaklaşmasıdır. Bir diğer olumsuz etki de sağlıklı ve doğal bir ilişkide uyaranlar 5 duyuya hitap ederken, pornografi izlerken yalnızca görsel uyarıya hitap eder ve zamanla beyin buna şartlanarak diğer duyusal uyaranlara (dokunma, koklama, işitme tatma gibi) karşı hassasiyetini yitirerek güdükleşir. Peki evli bir çifte ya da partneri olan bir erkek başka hangi nedenlerden pornografiye yöneliyor? En önemli neden cinsel iletişimsizlik nedeniyle kendini ifade edememe ve arzu ettiği seksi yaşayamamaktır. Erkek “sapık koca” kadın “ seks düşkünü kötü kadın” görünme kaygılarından dolayı birbirleriyle istek ve fantezilerini konuşamıyor, Bunları dile getirirlerse reddedileceklerini düşünerek zamanla birbirlerinden uzaklaşıyor, cinsel ihtiyaçlarını pornografi gibi kendilerini ifade edecekleri başka yollara yönelerek karşılamaya çalışıyorlar. Cinsel sağlık bilimi, eşlerden birinde cinsellikle ilgili bir sorun olduğunda bunun yalnızca o eşin değil çiftin bir sorunu olarak görür ve her iki eşinde bunda az veya çok bir katkısının bulunduğunu ve çözümün de her ikisinin katılımıyla gerçekleşeceğini söyler. Böyle bir durumda öncelikle olarak cinsel soruna odaklanmak yerine porno bağımlısı eşle duygusal yakınlığı artırarak, onunla cinselliğin rahatça konuşabilir olduğu bir güven ortamı oluşturulmalıdır. Gerekirse bu filmlerden bazıları eşle birlikte seyredilerek, bunların hangi cinsel fantezilerine karşılık bulduğu anlaşılmalı, cinsel hayata daha fazla erotizm katıp, beklentisiz seksin, orgazm odaklı değil süreç odaklı bir cinsel anlayışın egemen olduğu yeni bir cinsel yaşam anlayışına yönelinmelidir. Burada cinsel dürtüyü baskılamaya çalışmak, mastürbasyondan kaçınmak çözüm olmadığı gibi, pornografik fantezilerin daha da yoğunlaşmasına neden olacağı için beklenenin tam tersi bir etki yaratabilir. Pornografi bağımlılığında terapi yaklaşımı diğer bağımlılıklarla benzerlik gösterir, özünde yeniden koşullanma yöntemiyle aşamalı olarak istenen davranışın istenmeyen davranışın yerini alması ve pekiştirilmesi amaçlanır İlk başlarda erkeğin eşinin yanında film seyrederken mastürbasyon yapmasına izin verilir, sonra yavaş yavaş kadın kendini cinselliğe dahil eder. Karşılıklı eşli mastürbasyon ve daha sonra cinsel ilişki aşamalarına geçilirken pornografinin yerini kademeli olarak azaltılır, hazzın nesnesi diğer eş olmaya başlar. Erkeğin beyni mastürbasyon yoluyla orgazma şartlandığı için ilk başlarda eski alışkanlığını bir süre daha devam ettirmek isteyebilir ve eşiyle yaşadığı cinsellikten beklediği hazzı alamayabilir. Burada hemen vazgeçmemeli farklı uyarı teknikleri ile cinsel uyarıyı artırmaya devam etmelidir. Bunun için, ortak rızaya dikkat edilmesi, zorlamanın olmaması ve her şeyin konuşulabilir olması, arzu ve isteklerin çekinilmeden dile getirilmesi, diğeri kabul ederse bunun bir hediye gibi görülmesi, kabul edilmemesinde ise kırılıp darılmadan sınırlarına saygı gösterilmesi çok önemlidir. Pornografi bağımlılığı uzman desteğiyle çözülebilir bir sorundur.
Böyle bir sorunla karşılaşıldığında, yaşam koşullarının gözden geçirilmesi, partner sorunu, iş sorunu, var ise bunları ortadan kaldırılması, ikinci bir balayı, yatak odasının yeniden yapılandırılması erotik bir ortama dönüştürülmesi önerilebilir. Eğer cinsel isteksizlik böyle küçük değişikliklerle düzelmiyorsa, isteksizliğin kökenini araştırmak, bir cinsel check-up’tan geçmek ve bunun sonucuna göre tedavi programı oluşturmak gerekebilir. Sebep bunlardan biri ya da bir kaçı yada eşle ilgili de olabilir. Karamsarlığa düşmeyin bu çözülebilir bir sorundur, eşinizle birlikte katılacağınız bir cinsel terapi proğramıyla yeniden tutkulu bir cinsel hayata sahip olabilirsiniz. Saygılarımı sunarım.