Cinsel eğitim nedir, ne zaman ve nasıl verilir?
Cinsel Terapist Kemal Özcan, zamanında ve doğru bir şekilde verilen cinsel eğitimin insan hayatındaki önemini anlatarak cinsel eğitimin zorunlu, yaşa ve kapasiteye uygun ve hayat boyu olması gerektiğini belirtti. Özcan, ‘Çocuk, merakını çoğu zaman yanlış, kontrolünüzün dışında doldurur. Onun için önce anne-baba kendini, sonra çocuklarını eğitecek. Belki üç beş kuşak sonra cinsellikle ilgili sorunlar konuşulmaz olacak’ dedi.
Cinsel Eğitim Derneği (CİSED) Genel Sekreteri Cinsel Terapist Kemal Özcan ile çocuklarda cinsel eğitim hakkında konuştuk.
Cinsel eğitim nedir, tanımlar mısınız?
Cinsel eğitimde en çok kafayı karıştıran şey seks eğitimi gibi anlaşılıyor olması. Halbuki cinsel eğitim seksi öğretmek değildir. Cinsel eğitim, bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel gelişimini anlaması, olumlu bir kişilik kavramı geliştirmesi insan cinselliğine karşı başkalarının haklarına görüş ve davranışlarına saygılı bir bakış açısı edinmesi ve olumlu bir davranış biçimi ve değer yargısı geliştirmesidir.
Çocuğa cinsel eğitim vermeye ne zaman başlamalıyız?
Cinsel eğitim doğumdan itibaren başlayan, hayat boyu süren bir eğitimdir. 3 yaşında preodipalden ödipale, üçlü ilişkilerin gelişmeye başlamasından itibaren, babayı da fark edip kendini de ayrıştırdığında, merak edip soru soruyor. Burada kritik nokta illaki çocuğa cinsel eğitim vereceğim diye alıp karşımıza konuşmak değil. Burada cinsel eğitim, çocuk neyi merak ediyor ve soruyorsa sorduğuna onu tatmin edici, yani çocuğun yaşına, zekasına uygun bir yanıt vermektir.
Çocuğun cinsellikle ilgili merak ettikleri ve soruları nelerdir?
Çocuk mesela babasını çıplak görmüştür. ‘Niye onun önünde birşey var bende yok’ diye sorar. Üç yaşından itibaren cinsiyet kimliğini sorgulamaya başlar. Kız veya erkek olmak gibi bir farklılığı keşfeder ve merakı uyanır. Çocuklar hayvanların üremelerini merak edebilirler. Kendinden büyük çocuklarla oynayabilirler, kardeşinin bezini açar bakarlar. Ben nasıl doğdum, nerden geldim, niye anneyle baba bir yatıyor diye sorular sorar.
Cinsellikle ilgili sorularına nasıl yanıt vermeliyiz?
Oğlan çocuğa illa baba cevap verecek kız çocuğa anne verecek diye birşey yok. Kime yakın görüyorsa, kime sorduysa o cevap vermeli. Diyelim ki o an anneye sordu; ‘Kızım erkekler ve kadınların organları farklıdır erkeklerinki dışa doğru gelişmiştir kızlarınki içe doğru gelişmiştir bu kadar’ der çok fazlasına gerek yok. Çünkü çocuk bu merakını gideremezse farklı arayışlara girer, gözlemlemeye başlar. Arkadaşlarına sormaya başlar, gizli gizli bu bilgi eksikliğini gidermeye başlar. Cinsel eğitimi anne baba aslında davranışlarıyla veriyorlar. Yıkanırken, yatarken, kalkarken birtakım yerlerini kapatırken bu eğitim veriliyor.
Çocuğun cinsel merakına yönelik aşırı tepkiler nelere yol açar?
Çocuğun 11-12 yaşına, ergenlik dönemine kadar, hormonları aktive oluncaya kadar cinselliğe olan ilgisi meraktan öteye birşey değildir. Cinsel eyleme ya da hazza dönük birşey yoktur. Tümüyle merak; niye öteki farklı. Anne baba şiddetli tepki göstermemelidir çünkü şiddetli tepki, yoğun bir duygusal şok, bir şeylerin kalıcı olmasına sebep olur. Aynen taze fidana bıçakla açtığınız bir iz gibi. Bıçakla oraya bir yazı yazarsınız ama aradan yüzyıllar geçse de o yazı ağaçla birlikte büyür. Aşırı tepkiler öyle izler bırakırlar. Daima soğuk kanlı olmak gerekiyor.
Çocuğa cinsel eğitim vermek neden önemli?
Cinsel eğitimin doğrusunu verirseniz yanlış bilgiden korumuş olursunuz. Vermezseniz o boşluğu başka bilgiler doldurur ve sınırlarını bilemez, mahremiyet duygusu gelişemez, kendini koruyamaz. Halbuki eğitimle biz çocuklarımızı koruyoruz, yok saymak onları tehlikelere açık hale getiriyor.
Oyuncaklar çocuğun cinsiyetini belirler mi?
O biyolojik yatkınlık. Maymunlarla ilgili araştırmalar var. Dişi maymun yavrular daha çok yumuşak nesnelerle oynarken erkek maymunlar taşla sopayla oynuyor. Demek ki belli bir biyolojik yatkınlık var ama belirleyici değil. Elinden alırsanız daha çok ilgi duyar ama kendi haline bırakırsanız unutulur. Süreklilik arz ediyorsa orada belki bir takım soru işaretleri koymak gerekir. Bebekle arabayla oynaması hepsi meraktandır çünkü çocuk sürekli öğreniyor. Bizim oyun dediğimiz şey onun hayatı öğrenmesidir.
Dernek olarak cinsel eğitimle ilgili mesajımız nedir?
Mesajımız şu; cinsel eğitim zorunlu, yaşa ve kapasiteye uygun ve hayat boyu olsun. Evlilik okulu zorunlu olsun. Bütün bunlar olursa bu toplum daha sağlıklı olur. Evde çıplak gezerseniz çocuğa kapanmayı öğretemezsiniz. Tabu olarak koyduğunuz her şey konuşulmayan her şey sorun olarak mutlaka gelir. Cinsellik konuşulmadığı zaman, eksik kaldığı zaman o boşluğu bir şeyler doldurur.
Çocuğun masturbasyon yapması korkulacak bir şey midir? Telaşa kapılan aileler ne yapmalı?
En çok korkulan şeylerden biri çocuğun masturbasyon yapması. ‘Masanın altında gizli gizli bacak arasıyla oynuyor, panik halindeyiz, ne yapacağız?’ Bir kere panik halinde olmayın; çocuk bir şeyleri keşfetmiş ve bundan haz alıyor ya da çocuk mutsuz, güvensiz, çatışmalı bir aile ortamda ve kendine bütün bu ortamda sığınacak, onu unutturacak bir davranış geliştiriyor. Bu bir panik havasında işlenirse çocuk bununla aile üstünde bir etki yarattığını, bir güç oluşturduğunu gördüğünde bunu kullanıyor. İstemediği bir şeyler olduğunda, bir şeyleri yaptırmak istediğinde hemen buna başlıyor. Anne baba hemen ‘Onu yapma da işte sana şunu alayım’ diye bir pazarlık unsuruna çeviriyor. Halbuki çocuğun dikkati hissettirilmeden çektirilse ‘Hadi gel bakalım şimdi de başka şeyler yapalım’ dense, parka götürülse ama onunla bağlantısı kurulmasa çocuk onu unutuyor.